Sevgili En Moda okurları bu yazımda sizlere benim favori şehrimi yazıyorum. Her şehrin kendine göre güzellikleri ve beğenmediğimiz yönleri vardır. Bu kez sizlere öyle bir şehri anlatıyorum ki Kusuru Yalan! Yüz yıllar önce inşaa edilmiş olmasına rağmen hala dün inşaa edilmiş kadar güzel ve temiz. Şehrin planlamasına hayran kalmamak mümkün değil… Binaların tek bir çizgide muntazam bir şekilde sıralanışı ve çatılarında yer alan bakır kaplamalar insanda hayranlık uyandırıyor. Bir şehir bu kadar düzenli nasıl olabilir diye sorgularsın önce kendini sonra da olmuş işte tadını çıkar deyip kapılırsın Paris’in güzelliğine.
Her köşesinde tarihi yapıların görkemi ve asaleti Parislilerin mimariye verdiği özen ve önemi anlatmaya yetiyor. Tarihi diyorum ama sakın eski veya yıkık dökük algılanmasın hala ilk günkü kadar görkemliler. Şehrin nerdeyse her noktasından görünen Eyfel kulesi şehrin zenginliğinin ve görkeminin en belirgin göstergesi. Şehirde yer alan müze ve sanat galerilerinin birçoğu, alanında dünyanın sayılı yerleri arasında bulunur. Özellikle Louvre Müzesi ve Orsay Müzesi sanat tutkunlarının kaçırmaması gereken yerlerden. Paris gezisi boyunca; Versay Sarayı’nı, Sen Nehri kenarında yer alan ve hapishane olarak kullanılmış Conciergerie’yi ve şehrin ünlü belediye sarayı Hotel de Ville’yi görmenizi tavsiye ediyorum. Tabi Şanzelize Caddesi’nin başlangıcında bulunan Zafer Takı’nı unutmamak gerekir.
Müze ve tarihi yerler haricinde “Bu şehirde ne yapabiliriz?” diye soracak olursanız… Öncelikle şunu belirtmek isterim Paris’e gitmeyi kafaya koyduysanız cüzdanınızın dolu olduğundan emin olmalısınız. İçinizdeki çocuğu dışarı çıkarmak istiyorsanız, Paris Disneyland turları tam size göre… Disneyland, küçük büyük birçok gezginin çok eğlenceli saatler geçirebileceği, dünyanın en ünlü eğlence parklarından biri. Yılda 10 milyondan fazla ziyaretçiyi ağırlayan bu eğlence parkı Avrupa’nın en turistik noktalarından. Disneyland’a dilerseniz acentaların düzenlediği turlara katılarak ya da bireysel olarak toplu taşımayı kullanarak gidebilirsiniz. Yaşınız ne olursa olsun eğer Paris gezinizde feda edebileceğiniz 1 gününüz varsa bunu Disneyland’a ayırabilirsiniz. Kabareler, Paris gece hayatının olmazsa olmazları. Şehrin ünlü kırmızı yel değirmeni Moulin Rouge ve Şanzelize’deki Lido Show, Paris’te katılabileceğiniz ünlü kabare gösterileri. Bu gösterilerin biletleri yemekli ya da yemeksiz olarak satışa sunuluyor. Bazı gösteri saatleri daha ucuz oluyor.
Bunlar dışında Sen Nehri’nde tekne turları, Louvre Müzesi’nde rehberli geziler, Versay Sarayı gezileri ile Eyfel Kulesi’nde yemekli turlar Paris’te katılabileceğiniz en önemli aktivitelerden. Bu saydıklarımızın birçoğunu araştırma yaparak bireysel olarak yapabileceğiniz gibi şehir merkezindeki turist ofislerinden bilgi alarak çeşitli turlara katılarak da yapabilirsiniz. Paris çok güzel ama pahalı bir şehir. Sokaklarında moda dergilerinden fırlamışcasına Parislilere sıkça rastlayacaksınız o yüzden oldukça şık giyinmenizde fayda var. Günün her saati için geçerli olan bu geleceğe ayak uydurmak giyim kuşamı sevenler için oldukça keyifli olacaktır. Avrupa’da alışverişin merkezi diye de bilinen şehir dünyanın en ünlü markalarına ve en büyük mağazalarına ev sahipliği yapıyor. Bu yüzden bu eşsiz şehirde alışveriş yapmanın tadı bir başka. Yemek yemeği sevenlere de müjdem var! Bana göre İtalyan mutfağından Sonra Fransız mutfağı en iyi alternatifler arasında. Garsonların çoğu kadın ve çok güzeller, en ünlü marka kıyafetleri giyip servisi öyle yapıyorlar. En güzel tarafı ise söylenenin aksine insanları gayet sıcak kanlı olmasıdır. 24 saat hiç uyumayan bu şehrin gece hayatıda oldukça renkli ve zengin. Yani parise gidiyorsanız en iyi yemekleri tadıp, alışverişin dibine vurduktan sonra kendinizi eğlendirebileceğiniz farklı alternatifleri değerlendirebilirisiniz. E hadi ne duruyorsun? Bavulunu hazırla ve Paris’e git :) Şimdiden iyi yolculuklar. Bir başka gezimizde yeniden görüşmek üzere.
