Bahar Kaçamağına Ne Dersin?

Bahar Kaçamağına Ne Dersin?

Ocak, Şubat, Mart derken bahar kapımızda! Hem de gitmenin acısını fazlasıyla çıkarmaya gelmiş kadar renkli ve gözalıcı bir şekilde. Baharı karşılarken yavaş yavaş tatil planları yapılmaya başlanmıştır diye tahmin ediyorum. Peki tatil planları sadece yaz ayları için mi? Tabii ki hayır. Yıldönümü kutlamaları, doğum günü kutlamaları vb sebeplerden dolayı bu mevsimde küçük kaçamak yapmak isteyenler için sevebileceğinizi düşündüğüm bazı nacizane tavsiyelerim olacak. Ben şahsen tatil planlarken yakınlığından ve muhteşem dokusundan dolayı Avrupa kıtasına seyahat etmekten oldukça keyif alıyorum; Hem yakın, hem medeni hem de bir çok arayışa cevap verebilecek nitelikte.Eee daha ne olsun?

fffff


Birbirinden güzel insanların yolda sokakta dolandığı ve insanların birbirine insan muamelesi yaptığı bu ülkelerden birinde küçük bir bahar kaçamağı yapmak istemez misiniz? Hazır yaza hazırlanırken, yazlık alışverişlerinizi yapabileceğiniz ve muhteşem yemekler yerken, en güzel şarapların da tadına bakabileceğiniz modanın başşehri Milano bence bahar kaçamağı için çok doğru bir şehir. Muhteşem tarihi yapıları, dergilerden fırlamış gibi salınan Milanoluların dışında alışverişin ve gece hayatının dibine vurabileceğiniz bir şehir. Çok büyük olmadığı için aşırı trafik sorunu yok, her bütçeye uygun alternatiflerde sunan bu özel moda şehri, ziyaret edilmesi gerekenler listesinde mutlaka olmalı. Sanatın ve modanın merkezi olarak bilinen Milano, tarihi ve kültürel dokusu ile yerli ve yabancı turistler için turistik bir cazibe noktası. Görkemli şehir; parkları, Gotik mimariye sahip katedralleri, tarihi alışveriş merkezleri, opera ve tiyatro binaları sayesinde ziyaretçilerin ilgi odağı olmayı başarıyor. Alışveriş demişken moda alışverişleri için sonsuz fırsatlar sunan şehir, kaliteli deri ürünler için gösterişli Brera semtine gidin; özel, pahalı butikler için ise Via Monte Napoleone’ye uğrayın. 2. Galleria Vittorio Emanuele’nin büyüleyici mozaikleri ve cam tonozları alışveriş yapanlara bir tablo içinde dolaşıyormuş hissini verir.Alışverişinize kısacık bir mola verin ve simgesel Duomo’ya hayranlıkla bakakalın, sonra bir kaç bilet alarak La Scala’da oyun izleyin. Opera sonrası, Navigli bölgesi gece hayatı etkinlikleriyle capcanlıdır. Bunca şeyi yapıp acıkmamak mümkün değil tabi...  İtalyan mutfağının hakim olduğu Milano’da yemek olarak makarna ve pizza, içecek olarak ise şarap ve espresso oldukça popüler. Farklı peynir türleri, pizza, kabuklu deniz ürünleri, makarna ve kırmızı et yemekleri ile ön plana çıkan Milano’da küçük yerel lokantaların yanı sıra büyük restoranlarda da yemek yiyebilirsiniz. Bir çeşit hamur işi olan “panzerotti”, sebzeli bir et yemeği olan “ossobuca” ve leziz bir pirinç yemeği olan “risotto” Milano’da deneyebileceğiniz ve seveceğiniz lezzetler arasında sayılabilir. Milano’da et yemeklerinin satıldığı yerler “rosticceria“, pizza yiyebileceğiniz mekanlar “pizzeria”, kafe tarzı yerler “paninoteca”, lüks mekanlar “ristorante“, mütevazi lokantalar ise “trattoria” ve “osteria” diye adlandırılıyor. Tercih sizin o an canınız ne yemek istiyorsa bu bilgileri hatırlayıp deneyebilirsiniz. Bence yeteri kadar canınızı çektirdim. Yedik içtik gezdik :) şimdi  Bahar kaçamağınız için bilmeniz gerekenleri aklımda kaldığı kadarı ile anlatmaya çalışmtım umarım güzel bir bahar tatili geçirirsiniz. Bon voyage!

Galleria Vittorio Emanuele II Milan

maxresdefault

Banner Bottom

Hiç resim yok
?>