Ağız Kokusu Kabusunuz Olmasın!

Ağız Kokusu Kabusunuz Olmasın!

Ağız kokusu, tıp dilindeki adıyla halitosis, her toplumda görülebilen bir olgudur. Biyolojik problemlerin yanısıra piskolojik problemlere de yol açarak kişinin sosyal yaşantısını etkileyebilir. Ağız kokusu bir hastalık değildir fakat hastalık belirtisi olabilir, sadece ağızdan kaynaklanmayıp, mide, akciğer ve bağırsakları ilgilendiren hastalıklardan kaynaklanabilir. Ağız kokusunun temel nedenlerinden ilki ağız içi problemlerdir. Ağız içerisinde bulunan bakteriler dişler, dil ve boğaz üzerine yerleşerek, ağızdaki yemek kalıntılarını parçalarlar ve ortaya kötü gazların çıkmasına sebep olurlar. Kişi ağız hijyenine dikkat etmezse ağızda bu sorun döngüsel olarak devam eder ve ağız kokusu gittikçe artar.

Ağızdan kaynaklanan sebepleri şu şekilde sıralayabiliriz;
•Ağızda, diş etine kenar uyumu bozulmuş kaplamalar, gıda birikimi nedeniyle kokuya sebep olurlar. 
•Dişeti hastalıkları kemik kayıplarına neden olur ve bu nedenle oluşan diş eti ceplerinin arasına giren yiyecek artıkları yaygın ağız kokusuna sebep olur. 
•Yarı gömük 20 yaş dişlerinin oluşturduğu ceplerin içerisine biriken gıdalar da kötü kokuya sebep olabilir.
•Yemek sırasında dişler dil ve yanak tarafından temizlenir, ağızda diş eksikliklerinin olması, yemek esnasında gıdaların orantısız olarak dağılımına sebep olur ve diş olmayan kısımda gıda birikmesine neden olarak ağız kokusu yapar.
•Tükürük akışının azalması da ağız kokusuna sebep olur. Kullanılan ilaçlar örneğin anti depresanlar ve bazı kanser ilaçları, diyabet hastalığı, vitamin eksiklikleri, hormonal durumlar ve bazı tükürük bezini ilgilendiren hastalıklar tükürük akışını azaltarak ağız kuruluğuna sebep olurlar. Temizlenemeyen diş ve dil yüzeyleri koku oluşumunu artırırlar. Kokunun kaynağını anlayabilmek için, hastanın ağzı sıkıca kapatılarak, burundan nefes vermesi istenilir. Eğer burundan gelen nefes kokuyor ise, bunun sistemik faktörlerden kaynaklanma ihtimali yüksektir.

Peki ağız kokusunu önlemek için neler yapılmalıdır?
•Diş hekiminizi 6 ayda bir ziyaret ediniz. Dişeti hastalıkları ve diş çürükleri zamanında tespit edilip gerekli tedaviler uygulanmalıdır. Ağız içindeki enfeksiyon giderilmediği takdirde hem  ağız kokusu devam eder hem de tedavi süreci uzayarak komplike hale gelebilir.
•Ağız içerisindeki mevcut protezlerin düzenli olarak kontrol edilmesi, kenar uyumları bozulmuş ise değiştirilmesi, diş eksikliklerinin giderilmesi gerekmektedir.
•Özellikle diyabet hastalığı olan kişilerde tükürük akış hızı azalmaktadır. Xylitol içeren sakızlar çiğneyerek, tükürük akışını artırabiliriz böylece tükürüğün dişleri temizleyici özelliğinden yararlanırız. Şekerli sakızlar diş çürüklerini artırabilir, bunlardan kaçınmalıyız.
•Beslenme şeklinize dikkat ediniz. Tatlandırılmış hazır besinler, şeker, beyaz un içeren gıdaları tüketmemeye gayret gösteriniz. Yeterli miktarda su tüketmeye çalışmalısınız.
•Yemeklerden sonra peynir veya hellim türü yiyecekler tüketiniz böylece ağız içerisindeki asidik ortamı bazik hale getirecek ve dişler üzerindeki birikintilerin temizlenmesine yardımcı olarak diş çürükleri önlenecektir.
•Dişlerinizi günde iki kere diş hekiminizin size uygun gördüğü teknik ile fırçalayınız. Dişler arasındaki yüzeyleri diş ipi veya diş aralarınıza uygun fırçalar kullanarak mutlaka temizleyiniz. Mutlaka dilinizide  fırçalayarak günlük ağız gargaraları ile bakteri oranını azaltabilirsiniz.

Banner Bottom

Hiç resim yok
?>