Değerli En Moda okurları kış günlerinin yavaş yavaş sonuna doğru yaklaşırken kıpır kıpır ve rengarenk bir bahar enerjisine doğru yol alıyor olmanın verdiği heyecan eminim ki bir çok kişinin ruhunu sarmaya başlamıştır bile. Tabii ruhumuz mutlulukla ve heyecanla dolarken bedenimizin de ne kadar mutlu olup olmadığı konusuna da bir göz atmak gerekiyor.
Belki siz de kış mevsimi boyunca üzerinde fazlaca ekstradan yağ kütlesi depolamış ve bu durumu son derece dert eden kişiler arasında yer alıyor olabilirsiniz. Bu durumdan ötürü kendinizi son derece hoşnutsuz ve mutsuz da hissediyor olmanız mümkün. Fakat unutmayın ki bugün bedeniniz total anlamda sağlıklıysa ve hala hayattaysanız aslında mutsuz olmanız için hiçbir sebep olmadığının da farkına rahatlıkla varabilirsiniz. Kilolardan kurtulmak her zaman için bizim elimizdedir ve bunu bir tutam kararlılık ve motivasyonla pek tabii başarmamız da mümkündür. Kısacası lütfen kilolarınızı bu kadar da çok dert etmeyin. Değiştirmeyi başarabileceğiniz şeyler için kendinizi boş yere üzmemeye çalışın, daha pozitif düşünebilmek ve daha iyi hissedebilmek adına elinizden geleni de yapmaya bakın. Elimizde olan her şeyin çözümü mevcuttur, unutmayın. Yalnızca rahat olun ve endişeyi bir kenara bırakın. Hemen şimdi kararlı olmayı seçerseniz doğru bir diyet ve spor programıyla ekstra yağ kütlenizle sağlıkla vedalaşabilirsiniz! Bu sizin elinizde! Yeter ki inanın, kararlı olun ve kendi kıymetinizin farkına varın. Kilolu olsanız da olmasanız da siz hayattaki en kıymetli şeysiniz, unutmayın.
Diyet Mevsimi Geldi
Sonbahar ve kış aylarında diyeti ve sağlıklı beslenmeyi genellikle bahar aylarında devam ettirmek üzere rafa kaldırırız. Bu davranışımızın yanlış olduğunu bile bile bunu her sene ne yazık ki tekrarlarız. Belki soğuk ayların verdiği depresiflikten, belki günlerin kısalmasından, belki de kıyafetlerimizin vücudumuzu saklamamıza destek sağlamalarından ötürü ekstra yağ kütlemizi rahatlıkla görmezden gelmeyi seçiveririz. Sonra birden Mart ayı yaklaşınca da endişeye kapılır, hemen bir diyet ve spor programı arayışı içerisine girmeye başlarız.
İşte tam da Mart ayına doğru yaklaşırken ve artık daha fazla gecikmeden sağlıklı yaşama bir an önce geri dönmemiz gerekiyor. Sağlıklı bir beslenme programı, düzenli egzersiz ve pozitif bir ruh haliyle sağlıklı yaşama doğru kocaman bir adım atma vaktimiz geldi de geçiyor bile… Eğer biraz daha ertelersek yazı kilolarımızla karşılamamız an meselesi, unutmayın.
Kışın Kaç Kilo Aldık?
Henüz yüzleşmemişseniz daha fazla gecikmeden ve ertelemeden en geç yarın sabah olmak kaydıyla kilonuzla bir an evvel yüzleşmeniz gerekiyor. Genellikle kendimizi sağlıklı beslenme ve sağlıklı yaşam tarzından uzaklaştırdığımız anda haftalık tartı kontrolümüzü de aksatmaya başlıyoruz. Nedeni ise kilo durumumuzla yüzleşmek istememizden ileri geliyor. Bu durum sonucunda da ne yazık ki kendimizi frenlemeden, kontrolsüzce beslenmeye devam etmeyi sürdürüyor ve aylar sonra tartıya çıkınca da karşılaştığımız sonuçla hayal kırıklığına uğruyoruz. O nedenle daha fazla geç kalmadan bir an önce tartılıp kilonuzla yüzleşme vakti!
Şimdi Ne Yapmalı?
Bu aşamadan sonra eğer kilonuzda ciddi bir artış gözlemlemişseniz ya da aylar öncesinde diyeti yarım bırakmışsanız diyetisyeninizden tekrardan randevu alma zamanınız gelmiş demektir. Tabii öncesinde eğer uzun zamandır hekim kontrolünde genel sağlık kontrollerinizi de yaptırmamışsanız hekiminizden de randevu alıp bir an önce genel sağlık durumunuzu da bir gözden geçirmenizde fayda var. Sonrasında hekim ve tahlil raporlarınızla diyetisyeninize başvurmanız çok daha sağlıklı olacaktır. Tüm bunların akabinde ise tabii ki hareketlenmeniz de şart! Havaların da güzelleşmesiyle birlikte haftada üç kez 45 dakikalık hafif tempolu yürüyüşlerle bile hayatınıza hareket katmaya başlayabilirsiniz. İlerleyen haftalarda da dilerseniz uzman bir spor hocası eşliğinde size uygun herhangi bir spor aktivitesi seansına kaydınızı yaptırabilir, ya da yürüyüş yoğunluğunuzu artırmayı deneyebilirsiniz.
Sağlıklı Diyetlerden Şaşmamak da Çok Önemli
Bu esnada günümüzde popüler olan ama sağlık adına ciddi olumsuz etkileri de beraberinde getiren ‘sözde diyetlerden’ de kesinlikle uzak durmalısınız. Kısacası lütfen bu dönemde yalancı diyetlere aldanıp sağlığınızı tehlikeye atmayın. Sağlığınız her daim önceliğiniz olsun!
Baharda Yaşamınıza Daha Fazla Sağlık Katabilmeniz Adına Bazı Öneriler
1. Doğadan yararlanın! Mutlaka doğanın sunduğu fırsatlardan bu aylarda da yararlanmaya bakarak bol bol doğa yürüyüşleri ve doğa gezileri yapın. Bu sayede hem bedensel olarak hem de ruhsal olarak kendinizi çok daha iyi ve sağlıklı hissetme fırsatını yakalayacaksınız.
2. Bunun yanısıra evinizi de sağlıkla doldurun. Örneğin gece vakti abur cubur atıştırmaktan kendinizi koruyun ve evde çikolata, cips, kek, börek, bisküvi gibi alternatifleri bulundurmayın.
3. Mutlaka evde öğle ve akşam yemeğinde tüketebileceğiniz sağlıklı ve tok tutucu alternatiflere yer verin. Örneğin; yoğurt, yumurta, sebze çeşitleri, peynir, tam tahıl ekmeği, bulgur, tavuk, balık gibi alternatifleri her zaman için mutfağınızda bulundurmaya çalışın.
4. Henüz sağlıklı beslenmeyi ‘öğrenmediyseniz’ ve bugüne değin diyet ve sağlıklı beslenme konularında ‘ezberciliğe’ başvurmuşsanız artık bu baharda sağlıklı beslenmeyi öğrenmeye bakın. Besin gruplarını ve besin tüketim porsiyonlarını tanıyıp benimseyin.
5. Şeker tüketiminizi minimize edin. Örneğin; her gün şeker ya da şeker ihtiva eden besin tüketimi gerçekleştiren bir bireyseniz şekerli besin tüketiminizi haftada en fazla iki kez olmakla sınırlayın. Biliyorsunuz ki şeker bir çok hastalığın başında yer alan ve vücut adına ciddi olumsuz etkilere neden olabilen bir ürün. O nedenle şekerle aramıza mesafe koymakta her zaman için fayda var.
6. Doğru nefes almayı öğrenin ve her gün nefes egzersizlerini hayatınıza dahil edin. Bu sayede yaşamdan daha fazla zevk alacak, beden-zihin-ruh sağlığınıza da total anlamda daha fazla katkıda bulunabilme şansına sahip olacaksınız.
7. Detoks yapın, vücudunuzu toksinlerden arındırın. Yalnız burada bahsetmeye çalıştığım günler boyu yalnızca detoks içecekleriyle beslenmek değil. Gününüze detoks içeceklerini katmaktan ve gün boyu sizi toksinlerle buluşturması olası olan bol toksinli yiyecek ve içeceklerden uzak durmaktan bahsediyorum.
8. Tabii ki bir de gözlerinizin içinin gülebileceği, gözlerinize kadar mutluluğu hissedebileceğiniz derecede kendinizi sevin. Unutmayın ki kişiler bedenen güzel oldukları zaman değil, ruhen ve kalben güzel oldukları zaman gerçek mutlulukla parlayabilirler.
