Gürcistan’da 42 ülkenin katılımıyla gerçekleşen Miss Diamond of the World 2017 Dünya Güzellik Yarışmasında 20 yaşında 1.80m. boyundaki Kuzey Kıbrıs Kraliçemiz Esin Terzioğlu Dünya üçüncülüğü ile taçlandı. Esin ulusal kostüm geçişinde Kıbrıs Türk Kadın giysilerinden ‘Konak Kıyafeti’ ile Çağdaş Kıbrıs Türk Kadınını en iyi şekilde temsil etti. Ülkemizin tanıtımı için değerli katkılarını esirgemeyen Güzellik Yarışmaları KKTC Ulusal Delegesi Bülent Günkut ve saygıdeğer ailesi yarışma sürecince Esin’i hiç yalnız bırakmadılar. Güzellik yarışmalarında Kıbrıs’a son 30 yılın en büyük derecesini getiren Esin’le bu unutulmaz anları konuşmak için buluştuk.
D.Y: İnsanın kendini anlatması zordur ama kendine dışarıdan bakacak olursan Esin Terzioğlu’nu nasıl yorumlarsın? Pek fazla bilinmeyen yönlerinle bize biraz kendinden bahseder misin?
E.T: Aslında evet insanın kendini kendi gözü ile anlatması zordur, hatta imkansızdır. Karakterin, tıpkı güzellik gibi göreceli olduğuna inanırım. Herkese aynı yüzünüzü göstermiyorsunuz neticede bu karşınızdaki insana da bağlıdır. Kimilerine göre iyi kimilerine göre kötü bir insanımdır. En belirgin özelliğim yardımsever bir insan olmam. Herkese yardım etmeyi severim çünkü mutluluk hepimizin hakkı. İnsanların elde ettiği başarıdan her zaman zevk alırım. Pek fazla bilinmeyen yönlerime verebileceğim en iyi örnek aşırı derecede duygusal olmam. Dışardan görünen güçlü yapımın arkasında sakladığım bir duygusallığım vardır.
D.Y: Burcunun bütün özelliklerini taşıyor musun? Sana göre pozitif ve negatif yönlerin nelerdir?
E.T: Bütün özelliklerini taşımasam da maalesef dengesizlik özelliğini taşıyorum. Çünkü ben bir ikizler burcuyum. Bu insanlara karşı gösterdiğim bir dengesizlik değildir ne mutlu ki tamamen kendi içsel duygularımdadır. Burcumun pozitif yönü ise kısacası beni ben yapan şeydir aslında bu da, insanlara erken ısınmam çabukça onlarla anlaşabilmem. Her ortama uyum sağlayabilmemdir.
D.Y: Esin Terzioğlu için güzellik nedir? Nasıl bir kadın senin için güzeldir?
E.T: Benim için güzellik bakımlı olmaktır çünkü ben inanıyorum ki çirkin kadın yoktur. Sadece bakımsız kadın vardır. Günümüz gereği ile güzellik merkezleri sayesinde hiçbir şey imkansız değildir.
D.Y: Bir idolün var mı?
E.T: Bu cevap size biraz egolu gelebilir ama, ben işimde, giyim tarzımda yaşantımda kendime idoller seçmem ve onlar gibi olmayı sevmem. Beğendiğim kişiler var tabi ki ama ben düz bir insan olduğum için, kendi tarzımı kendim yaratmayı ve kendi tercihlerim ile yaşamayı seviyorum.
D.Y: Peki kaç yaşında bu sektöre adım attın, hayatında ne gibi değişiklikler oldu?
E.T: Ben bu sektöre 13 yaşında başladım. Katıldığım Yılın Genç Kızı Yarışmasında derece alarak ilk adımımı attım. İlk baslarda benim için zorlu bir süreçti yoğun bir adaptasyon süreci geçirdim gerek mesleğe alışmakta gerekse girdiğim ortamlara. Ama alıştıktan sonra mesleğim benim için bir vazgeçilmez oldu. 2016 yılında katıldığım Miss Kuzey Kıbrıs Yarışmasında ise tekrardan ülkemizin güzellik kraliçesi olarak tescillenerek ömür boyu onur ve gurur ile taşıyacağım bir unvana daha sahip oldum.
D.Y: Gürcistan’da gerçekleşen Miss Diamond of The World 2017 Dünya Güzellik Yarışmasında Dünya üçüncülüğü ile taçlandırıldın. Öncelikle seni başarından dolayı tebrik ederim. Biraz bu yarışmadan bahsedecek olursak neler söylemek istersin?
E.T: Bende size çok teşekkür ederim. Ülkemi uluslararası podyumda temsil etmek inanılmaz güzel bir duyguydu. Birilerine Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin varlığını anlatmak, kültürümüzden, örf ve adetlerinden bahsetmek gerçekten çok gurur verici. Orası muhteşem bir atmosferdi. 10 gün boyunca çok güzel deneyimler elde ettim. En önemlisi tüm ambargolara rağmen orada bu başarıyı sağladığım için gurur duydum.
D.Y: Peki kamp sürecin nasıl geçti? Diğer yarışmacı kızlarla arandaki rekabet ne durumdaydı? Ne tür zorluklarla karşılaştın? Bu süreci senin için kolaylaştıran motivasyonun neydi?
E.T: Diğer yarışmacılarla aramızda tatlı bir rekabet vardı tabi. Ne de olsa yabancı ülkeler birazcık soğuk bizim gibi değiller. Orada yaşadığım en büyük zorluk kamp sürecinde tüm çalışmaları topuklu ayakkabılar ile yaptığımız için belimi sakatlamış olmamdı. Bu çok kötüydü sürekli ağrı çekiyordum ama mecburdum. Kızların tepkileri rahatsız etmiyor değildi. Sonuçta o atmosfer bir yarışma atmosferiydi ama beni motive eden şey onları ilk defa görüyor olmam ve belki de bir daha görmeyecek olmamdı. Ama yine de gerçekten çok güzel arkadaşlıklar kurdum.
D.Y: Yarışma anına götürecek olursam seni, ismin anons edildiği an neler hissettin?
E.T: Yarışma anında ismim anons edildiğinde çok heyecanlandım, hüzünlendim ve bana inanan onca insanın inancını boşa çıkarmadığım için çok sevindim ve kendimle gurur duydum.
D.Y: Peki Esin Terzioğlu’nun formunun arkasındaki sırlar neler?
E.T: Benim formumun arkasındaki en büyük sır tabi ki spor. Her insanın hayatında olması gereken ve benim de hayatımın olmazsa olmazı. Sadece formumuz için değil sağlığımız için, kendimizi daha iyi, daha zinde hissetmemiz için spor şart!
D.Y: Nasıl besleniyorsun? Uyguladığın özel bir diyet var mı?
E.T: Aslında bakılacak olursa günün yoğun temposuna uymak zorunda olduğum için beslenmem en başta gelen unsurlardan birisidir. Yapım gereğince katı diyetler yapmıyorum. Yemek yemeyi seven bir insan olduğum için arada kaçamaklar yapıyorum.
D.Y: Dünyaya yayılan alışveriş çılgınlığı hakkındaki düşüncelerini merak ediyorum. Senin en çok para harcadığın şeyler neler?
E.T: Kendi butiğim olduğu için dışarıdan çok fazla kıyafet çılgınlığına maruz kalmıyorum. Ama bu biz kadınların her ne olursa kendimizi durduramadığımız gerçeğini değiştiremez. Benim en çok para harcadığım şey makyaj yapmayı sevdiğim için makyaj malzemelerim.
D.Y: Günümüzde çoğu insan kitabın sayfalarına dokunarak okuma alışkanlığını kaybetti. Teknolojiye ayak uydurup dijital kitapları okumak mı yoksa geleneksel bir şekilde kitabı elimize alıp okumak mı desem, ne dersin?
E.T: Benim hobilerim arasında kitap okumak yer alıyor. Bu aralar yoğun ve yorucu bir tempoda olmam gereği ile sadece fırsat bulduğum zamanlarda okuyorum. Kitabın telefondan, bilgisayardan okunmasını pek de etik bulmuyorum.
D.Y: Esin Terzioğlu’nun aşka bakışı nedir? Senin için sevmek mi yoksa sevilmek mi daha önemlidir?
E.T: Aşk paylaştıkça güzel olan bir şeydir. Herkesin hayatında bir defa bile olsun yaşadığı ve çok değerli kıldığı bir şey. Benim aşka bakış açım her şeyden önce onu doğru kişi ve doğru insanlarla yaşamak. Size değer veren, sizin de değer verdiğiniz insanlarla yaşamaktır aşk. Her şeyden bir nebze olsun fedakarlık yapmaktır. Ben sevilmek derim, çünkü seven insan sevilir. Sevmeyi bilen insan ise mutlu olur.
D.Y: Sana göre mutlu bir yaşamın sırrı nedir?
E.T: Bana göre, hayatın kısa olduğunu farkına vararak yaşamak mutluluğun sırrıdır. Küçük şeylere hemen stres yapmadan, olumlu düşünerek yaşamayı başarıyorsak ve her şeyden önce sağlığımız yerinde, sevdiklerimiz yanımızda ise bundan daha iyi bir yaşam yoktur.
D.Y: Esin Terzioğlu’nun ilerisi için hedefleri nedir?
E.T: Ülkemi temsil etmeye devam edeceğim. Zaten şu an için ajansımda aktif bir şekilde modelliğe devam ediyorum. İnşallah sizleri de güzel plan ve programlarımızdan haberdar eder, mutluluğumuzu şimdiki gibi sizlerle paylaşırız.
D.Y: Peki güzellik yarışmalarına katılmak isteyen gençlere neler önerirsin?
E.T: Eğer böyle bir düşünceleri var ise kesinlikle ertelemesinler. Aşırı derecede bir özgüvene ihtiyaçları yok sadece kendilerine biraz olsun güvenleri olsun yeter. Kendilerinin farkında olup bir farkındalık yaşatsınlar.
D.Y: Esin Terzioğlu’nun dünyasına küçük bir pencere açıp sorularıma tüm samimiyetinle cevap verdiğin için teşekkür ederim. Son olarak okurlarımıza ve seni takip eden fanlarına ne söylemek istersin?
E.T: Bu güzel ve keyifli röportaj için ben size teşekkür ederim. Çok mutluluk duydum. Ve ben de sizi gerek sosyal medyada ki başarılarınızdan, gerekse derginizin kalitesinden takdir etmek isterim. Sözlerime son olarak beni destekleyen her zaman yanımda bulunan aileme, Günkut Ajans ailesine, arkadaşlarıma ve tanımadığım halde beni her zaman destekleyen koca yürekli insanlara çok teşekkür ederim.
Röportaj: Didem Yılmaz
